4. Gün: Valencia'dan Güney İspanya'ya yani Endülüs şehirlerine doğru inmeye başlamıştık. Endülüs bölgesindeki ilk şehrimiz Granada oldu. Granada'da şehir turu atarken Victoria Meydanı, Kristof Kolomb Anıtı, Valilik Konağı, Belediye Sarayı ve Katedrali gördük. Alhambra yani Elhamra Sarayı extraydı. Dünyanın en önemli eserlerinden biri olan ve Endülüs Emevilerinin geldiği medeniyet düzeninin en büyük göstergesi olan bu muhteşem sarayı görmemek ancak bir turizm suçu olabilirdi. Bu harika sarayı gördükten sonra otele çekildik. Akşam o günün ikinci extrası olan Çingene Gecesine katılmadık. Akşam ailece bir taksiyle Elhamra Sarayının karşısındaki tepeye gittik. İyi ki gitmişiz. Gırnata'ya (Granada) ve Elhamra Sarayına hakim olan bu tepedeki ambiyansı anlatmak değil, yaşamak lazım. Özellikle Ganada'ya yolu düşenlerin akşam muhakkak bu tepeye gitmelerini tavsiye ediyorum.
(İspanya yolculuğumuzun dördüncü günü olan 8 Temmuzda Granada'dayız. İspanya'nın güneyinde kalan Endülüs Bölgesindeki muhteşem Granada şehrinin sıcaktan yanan caddelerinde dolaşmaya başladık)
(Granada Cathedral- Granada Katedrali binasına bağlı ekli bir bina olan Capilla Real Y Museum müzesi)
(Çok büyük bir bina olan Granada Katedrali. Katolikler, Endülüs Emevilerinden Granada'yı 1492 yılında teslim aldığında buradaki muhteşem Büyük Granada Camisini yıkıp yerine bu büyük katedrali yapmışlar. Tarihsel söylentilere göre bu olay, 1453 yılında Kostantinopolis yani İstanbul'un müslüman Osmanlılar tarafından alınıp kiliseden camiye çevrilmesinin hristiyan dünyasınca rövanşı olarak kabul edilmiştir.)
(Granada Katedarali yakınlarındaki büyük Plaza Bib- Rambla meydanından bir köşe. Meydan aslında çok daha büyük ve meydan çevresi dükkan ve restaurantlarla dolu)
(İspanya turumuzda benim için görülmesi en önemliler listesinde başı çeken La Alhambra yani Elhamra Sarayı önünde ailece bu pozu verdik.)
(Granada'ya hatta İspanya'ya gelen herkesin ilk görmesi gereken yerlerden biri muhakkak ki Alhambra- Elhamra Sarayı. Saray Unesco'nun dünya mirası listesinde. Sarayı gezerken 13 YY'da bir İslam devleti olan Endülüs Emevi kültürünün geldiği düzeyi şaşkınlıkla izliyorsun.)
(Elhamra Sarayı tek bir binadan ibaret değil. Saray; içinde çeşitli zamanlarda yapılmış olan bir çok saraylardan, kulelerden, avlulardan, bahçelerden ve havuzlardan oluşmuş çok büyük bir kompleks. Elhamra Sarayı adını Arapça bir kelime olan Al-Hamr (kırmızı) kelimesinden almış. Hakikaten binanın dış cephesine hakim olan renk kırmızı. Özellikle güneş cephelerine vurduğu zaman duvarlarını oluşturan tuğla ve tuğla aralarındaki kil harcın kırmızısıyla binaya kırmızı renk hakim oluyor. Saraydaki çeşitli binalardan birinin girişi)
(Saray bir çok salon, oda, avlu, bahçe, yeşil alan, havuz ve çeşmelerden oluşuyor. Avlu ve salon duvarları yüzlerce farklı geometrik desenli, göz alıcı ve muhteşem seramiklerle kaplı.)
( Avlu ve duvar kaplamaları olan 12 ve 13 YY İslam eseri geometrik desenli seramikler, sarayı ziyaret eden insanları kendisine hayran bıraktırıyor.)
(Elhamra Saratı dışarıdan bakınca çok fazla bir şey anlaşılmayan, hatta bahçe duvarlarıyla hantal bina imajı veren bir yapı. Ama içine girdiğin zaman buradan, gelmiş ve geçmiş dünyanın en büyük medeniyetlerinden birinin geçtiğini anlıyorsun.)
(Elhamra Sarayını gezerken sarayın her alanını, küçükken büyüklerimizin anlattığı veya hikaye kitaplarımızda okuduğumuz o 1001 gece masallarıyla örtüştürüyorsun. Hakikaten de 1001 gece masallarına layık bir saray. Bu sarayın 9 YY ile 12 YY arasında yapıldığını ve o yıllarda tüm Avrupa ile diğer dünya medeniyetlerinin bu gördüklerinin yanından bile geçemediğini düşününce bu İslam medeniyetine hayran kalıyorsun. Tabi zamanımıza dönüp bir kıyaslama yapınca bir üzüntü yaşamamak mümkün değil.)
(Elhamra Sarayı, Gırnata (Granada) merkezinde ve şehre hakim bir tepe üzerinde 9 YY ile 12 YY arasında yapılmış olan çeşitli binalardan oluşuyor. Fotoğrafta Elhamra Sarayından karşı tepe ve saraya cepheli evlerden oluşan tipik bir Granada Mahallesi gözükmekte.)
(Elhamra Sarayının içi gibi bahçesi de göz alıcı. Saray bahçesi binası gibi birbirinden farklı ve hatta biraz kopuk irili ufaklı çeşitli bahçelerin birleşmesinden meydana geliyor.)
(Elhamra Sarayının müthiş bahçelerinden biri ve de bizim tur grubumuz, diğer tur gruplarıyla birlikte...)
(Elhamra içinde dolaşırken bir baktık ki, İspanyol bir gelin ve damat ta sarayın bahçelerinde dolaşıyor. Zannediyorum fotoğraf filan çektireceklerdi. Zaten akşam da onları sarayın karşı tepesinde dolaşırken gördük. İlginçti!)
(Akşam Elhamra Sarayı karşısındaki tepeye çıktık. Buradaki ambiyans gerçekten müthişti. Her yerden gelen İspanyol şarkılar eşliğinde ve
aşağıda ışıklar içinde Elhamra Sarayı ile Granada Şehri... İsterseniz buradaki restaurant, cafe veya barlara oturup bir şeyler yiyip içerek te bu güzel manzara ve topluluğa akabilirsiniz.)